Misafir Kullanıcı
14 Temmuz 2021
Merhaba, GÜÇKAR Otelle ilgili ailecek yaşadığımız tatlı bir anıyı paylaşarak bu otele dair sahip olduğumuz izlenimleri size aktarmak istiyoruz Bu kadar uzun bir yorum olduğu için kusura bakmayın sadece bir yorum değil belki yazdıklarımız çünkü içine duygularımızı yeniden yaşadığımız hatıralarımızı da serpiştirdik. Sene 2019 … Bundan önceki yıllarda eşimle rezervasyonlarımızı 5 yıldızlı oteller herşey dahil konseptinde 2 kişilik yaparken 2018 yılında doğan çocuğumuz ile artık 3 kişi olmuştuk. Mesleklerimiz dolayısıyla yoğun çalışan hatta zaman zaman ev ile iş kavramını ve mekanı ayırmaksızın hem evde hem iş yerinde çalışan kimlikler olduğumuzdan 2019 yılı yaz ayları için tatil rezervasyonu yaptıramadık. Nasıl olsa çıktığımızda yola, elbet bizi yollar istediğimiz tatil cennetine istediğimiz bir mekana ulaştırır, diye düşünmüştük. Öyle dedik ki o süreçte turizm sektörü patlama yapıyor. Haberlerde yıllık 50 milyon turist hedefini tutturuyoruz, diye manşetler çıkıyordu. Üstelik bizim yola çıktığımız gün; gazeteler günlük 450 uçağın iniş yaptığı ve ortalama 75 bin turistin Antalyaya hava yoluyla giriş yaptığını yazıyor, bu bir rekor diyordu. İşte böyle bir yoğunlukta biz ya nasip diyerek hiçbir rezervasyon yaptırmadan yola çıktık ve Antalya’ya vardığımızda hiç beklemediğimiz bir durumla karşılaştık. Oteller de boş yer yok. Özellikle her otel bu yoğunluğu fırsata çevirerek gecelik konaklama fiyatlarını 3-4 kat arttırmış, Resepsiyonlar, ederi olmayacak odalara fahiş fiyatlar istemişti. Küçük çaptaki otellere de gittik onlar da aynı politikayla insanların mecburiyetlerini kara çevirmeye çalışıyorlardı. Maalesef öğleden sonra vardığımız Antalya’da güneşin sıcağında Side’den Alanya’ya doğru pek çok otel gezdik, boş yer bulamadık. Özellikle Antalya Side Alanya arasında sahil bandında bulunan oteller arasında dolar-euro üzerinden fiyat verenler, bir de onun açıklamasını yapmaya çalışanlar vesaire bir sürü ticari hikaye dinledik. İnat da ettik çünkü biz yılda bir kere tatil yapıyoruz ve bu hevesin şiddetiyle paramızı da zeki görünümlü kurnazcıklara kaptıracak değildik. Bütün bunların yanında Antalya Sıcağı ve artık bunaldığımızdan denize girdik, şöyle bir rahatladık kendimize geldik, Ardından akşam yemeği vs derken saatler bir anda akıp geçmişti. Alanya’ya geçme kararı aldık, yola koyulduk ancak bebeğimiz sürekli ağladığından huysuzluğundan, Alanya’ya geçme kararından yol üstünde vaz geçerek Serik’e girdik. Bir kaç pansiyona baktık, dağınık, bakımsız görerek uygun bulmadık. Gecenin biri … Al işte, yine sokaktaydık. İstanbul’un insanı Antalya’da gece bir de sokakta … Sinir bozucu durum, Artık taksimize atlayıp Serik’ten bir an önce çıkmayı planlıyorduk. Serik, küçük bir yer ama merkezindeki yollara iyi ışıklandırma yapmışlar. Aracımızla hareket halinde Serik Merkez’den Alanya Side yoluna yola koyulmuşken trafik ışıklarında durduk, yanımızda ise bir ticari taksi … Hemen aklımıza geldi ve taksi şoförüne seslendik: Burada kalabileceğimi